Fotoğrafta Kadraj Seçimi ve Doğru Beyaz Dengesi Ne Olmalı

Fotoğrafta Kadraj Seçimi ve Doğru Beyaz Dengesi Ne Olmalı?

Başarılı fotoğrafları diğerlerinden ayıran oldukça fazla etken vardır. Bunların başında, fotoğrafı gören bir göz gelse de, sihirli dokunuşlar ile yoğrulan bir fotoğrafta kadraj seçimi diğer sıraya oturur.

Fotoğrafta kadraj seçimi; izleyici için, fotoğrafı gördüğünde sizin elinizden çıktığını hissettirmeli. Bu etkiye beyaz dengesini de eklersek, sizi fotoğraflarınızla özleştiren bakışlara bir adım daha yaklaşmış olursunuz. Gerçek fotoğrafları, fotoğraf makineleri çekmez! Fotoğrafçı çeker. Fotoğrafçı, çekmekle kalmayıp, mutfakta ona lezzet verir. Burada fotoğrafın tuzlu ya da tatlı olması, ekşi ya da acı olması sanatçının bakış açısına göre değişir. Tek bir doğru yoktur.

Fotoğraflarınız kendine has lezzeti ile izleyicide keyif uyandırabilirse ne mutlu… Yolunuz açık olsun.

Genel teknik bilgilere ara verme zamanı, şimdi görme ve fotoğrafı işleme aşamasına geçiyoruz. İşin teknik kısmında ne kadar derine dalarsanız fotoğraftan o kadar uzaklaşırsınız. Teknik bilgi ve doğruyu yapacağım düşüncesi sizi bir noktadan sonra çembere alır. Kontrast, Netlik, Dof, iso, Flare, Viynet, Bokeh derken beyin dolup taşar. İş, kadraj ve estetikten çıkararak, fotoğraf makinelerin megapixel’inden başlar, sensör boyutu, iso başarısı, prime lensler ile zoom objektifler arasındaki kalitenin bilmem nesine dönüşür. Fotoğraf çekmek yerine, forumlarda bu lens ne kadar keskin, hangi açıklıkta nasıl tepkiler veriyor der, gezer durursunuz. Bu da size değil, ekipmanları üreten firmaların işine yarar. Doğrudur, zamanında NikonD2H ile çektiğim birçok fotoğraf şimdi çöptür. Hem dijitale yeni geçiş hem de düşük megapixel bu sonuca sebep olsa da, bu gün yarı profesyonel olarak adlandırılan birçok makine yeterli kaliteyi yakalamayı başarmıştır.

Tekniği öğrenmek gerekli, ama irdeleyerek Roma’yı baştan keşfetmeye gerek yok.

Örnekleyelim

White Balance, -doğru beyaz dengesi- ne olmalı şeklinde sorulan sorulara, internette birçok cevap bulunmakta. Yazılan konular devamlı renklerin yoğunluğu, bilmem ısısı gibi teknik kavramlarla dolup taşıyor. Bu bilgilerin bir ölçüde gerekli olduğunu devamlı söyleyerek, size doğru beyaz dengesinin ne olması gerektiğini açıklayacağım.

Doğru Beyaz Dengesi

Makro dan örnekleyelim

Hangisi doğru? Hangisi göze daha hoş geliyor? Yeşil fazla mı kaçmış, sarıya mı çalmış? Hangi renk daha doğal, hoş gibi soruların tek bir cevabı var; sizin beğendiğiniz!

Kime doğru, kime yanlış?

Önce, kendi çalışman için ‘işte bu’ demelisin. Bu sıcaklığı sevdim ya da bu soğuk tonlar, fotoğraftaki ambiyansı tam olarak tamamlıyor. Kendinde noktala. Sarı çizmeli Mehmet Ağa varsın bu değil desin. Tabi kendinde noktalamak demek her görüşü reddetmek demek değil. İnce çizgi var. Ayarı kaçırmamak gerekli. Bir söze bak, söz mü diye, bir de söyleyene bak kimdir diye. Fotoğraftan insana yönelen bir karakter isen ne demek istediğimi anladın, insandan fotoğrafa yönelenlerden ise yapacak bir şey yok.

Doğru beyaz dengesi, ticari bir çekim yapılmıyorsa, fazla abartıya kaçmadan fotoğrafında olmasını istediğin neyse odur. Her zaman Yin ve Yang.

Peki doğru beyaz dengesinde bu kadar özgür olabilir miyiz? Buyurun, bir de bu açıdan bakın. Tıklayabilirsiniz

Fotoğrafta Kadraj Seçimi

Buraya nasıl geldik dedikten hemen sonra, fotoğrafta kadraja yönelelim. Kadraj seçimi, birçok fotoğraf izlemek, o anki ruh haliniz ve konuya göre değişiklik gösterir. Düzenlediğiniz bir fotoğraf, bir ay sonra izlediğinizde size değişik gelebilir. ‘ Bu şekilde mi kadrajladım ‘ , ‘ Şöyle olsaydı daha iyi olabilirdi ‘ diyebilirsiniz, dersiniz de. Bunu dememek için bir fotoğrafı işledikten sonra dinlenmeye bırakın.

Fotoğraflarınızı dinlendirin

Yapabiliyorsanız bir gün, dayanabilirseniz birkaç gün. Üç gün süre içerisinde bakış açınız o kadar değişecek ki! İlk gün yapıp beğendiğiniz bir fotoğraf, sabah farklı, akşamı farklı hissettirecek. Birkaç gün sonra daha objektif bakabileceksiniz. Fark etmediğiniz ufak detayları yakalayıp, gözünüzden kaçan hatalara şaşıracaksınız.  Kısaca, yayımladığınız fotoğrafa hakim olabilmek için çalışmayı dinlendirin.

Farklı kadrajlarla hazırlanmış tek bir sonbahar karesi.

Manzara üzerinden örnekleyelim

Son üç fotoğrafta kadraja yönelirken, ortadaki balonun yanında dikine beliren ottan bihaber kaldık. İkinci fotoğrafta dalı klonlayarak yok etsem de alt kısmı bırakmışım. Ne yaparsan yap kaçıyor işte 🙂

Fotoğrafları dinlendirmek şart!

Saygılarımla!

Volkan AKGÜL